Hey, eğlenceli bir tarif arayan insan!
Beni takip et!
Seninle zorlu bir işe girişeceğiz.
-_-
Hadi, bakalım!
Evet gördüğün şey bir ev!
Bisküviden bir ev
Bir masalı anımsattı değil mi?
Yapım süreci de masaldaki cadıyı anımsatacak!
:D
Yine de kararlı mısın?
Bunu yapmayı denetecek kadar özel kişi kim?
Kimi gülümsetebilmek için böylesi bir zahmete gireceksin?
Hala korkmadın mı?
Ee, o zaman başlayalım!
Malzemeler
- Bir paket kare bisküvi
- Fıstık kreması
- Yumurta akı
-Pudra şekeri
- Renkli hazır süsleme (icing)
Beraber yapacağız.
Bunu başarabiliriz.
:D
- Evi yapacağımız zemine ( fırın tepsisinde çalışırsak daha iyi olur, koş git bir tepsi kap) yağlı kağıt seriyoruz. Evet, o kadar kağıt yeterli, ziyan etmeyelim.
- Evi yapacağımız genişliği düşünüyoruz. Metrekaresini abartmayalım, tamam herkes büyük olsun ferah olsun ister ama sonuçta bunun içine girip yaşamayacağız, değil mi?
- Şimdi derin nefes alarak hayal ettiğimiz devasa boyuttan vazgeçiyoruz ve tabana dört tane bisküvi koyuyoruz.
- Bisküvilerimizin altına çok azıcık fıstık kreması sürüyoruz ve kağıda sabitlenmelerini sağlıyoruz. Çok kaydırma bisküvileri, yağlı kağıdın her yerini krema yapacaksın!
- Ay, bu arada unutmuşum, her bisküvinin kenarlarına da fıstık kremasından sürüyorduk. Böylece birbirlerine kenetlenebilirler.
- Sıra geldi duvarları çıkmaya. Elimize bisküvileri alıyoruz. Dört kenarlarını kremalıyoruz ve dik şekilde tabanın bir köşesinden başlayarak yan yana diziyoruz. Tut, tut, bak, ilk koyduğun yamuluyor. Bol sür kremayı, malzemeden kaçınma yoksa en ufak bir sarsıntıda... Allah korusun!
- Evin ilk katını aynı mantıkla çevirdik mi? Evet. Şimdi onları biraz kendi haline bırakıp yumurta akına geçelim.
- Bilmem duydun mu daha önce? Eskiden yapılarda harcın içine yumurta konurmuş, sabitleyici ya hani... Yaaaa :)
- Yumurta akını ( kaç tane gerekirse artık o kadar kullanacağız, başlangıç için iki tane alalım) çırpıyoruz. İyice çırpıyoruz, bembeyaz olacak, bak olmadı o daha. Çırp, çırp! Mümkünse içine pudra şekeri de koyup iyice çırpalım yine. Ben yaparken onu hiç düşünememiştim, o yüzden deli gibi uğraşmıştım saatlerce :D Şeker daha koyu kıvam verecek ve duvarların dayanıklılığını arttıracak. Koy şeker bence -_-
- Beyazlayan yumurta akını ev tamamlanınca üzerine dökeceğiz. Yani sıva yapacağız. Bir de çatı kısmına kar yağmış görüntüsü vereceğiz bununla.
- Habire dökülen bisküvileri tekrar tekrar yerine yapıştırmaktan usanmayarak ilk katın sabitliğini sağladıysak geçiyoruz ikinci kata...
- İkinci katta da dört bir tarafı fıstık kremasına bulanmış bisküvilerimizi diziyoruz. Evet, evet kremayı yaydır alttakilere de. Sıkı olsun, arada hava boşluğu kalmasın. Bak, önce köşeleri böyle ikisi çapraz birbirini destekler şekilde.. Hah, işte öyle! Tut orayı şimdi. Öteki bisküviyi de koy. İçerden sür biraz daha krema. Sakince çek elini şimdi. Tamam. Aynen devam et, bitir bu katı da.
- Bisküviler kremayla az da olsa yumuşayarak bütünleşiyorlar bir müddet sonra. Sabırla bekleyerek yapacağız :)
- Bu kat da bittiğine göre tavanı kapatalım artık.
- Tavandaki farklılık şöyle; bisküviler sadece kenarlarından değil de alt ve üstlerinden de diğer bisküvilere denk gelen yerlerinden kremalanacaklar... Ya ne derdin var da uğraşıyorsun bununla bilmiyorum... Sür sür hadi, daha fırına girecek ev!
- Tavan bisküvileri böyle resimdeki gibi dışarı taşacak biraz. Yok o kadar değil, o biraz fazla oldu, az içeri çek. Hmm, tamam bu yeterli. Öyle sabitle onları şimdi. Ortasında kalan açıklık sorun değil, onu çatıyla kapatacağız biraz sonra :)
- Çatı için dört bisküviyle çatı şeklini yapıp yan tarafları da üçken kestiğimiz bisküvilerle kapatıyoruz. Yavaşça kes bisküviyi arkadaşım, bak ikinciye kırıyorsun, kapatamayacağız çatıyı sonra...
- Dikkatlice her bisküvinin birbirine değen yerleri fıstık kremasıyla sabitlendiyse artık yumurta akını sürelim. Sakince, hafif hareketlerle... Varsa elinin altında fırçayla dene. Olur olur, yumurta fırçası sonuçta değil mi o? Onunla yedir çırpılmış köpürtülmüş şekerlenmiş yumurta akı sıvasını evin dört bir yanına. Çatıyı da unutma. Çatının kenarlarına bolca dök, kar birikintisi gibi dursun.
- Oldu. Artık fırına göndermeliyiz şaheserimizi :D Isı yüzkırk derece iyidir. Süre için de... Yumurta akı renk değiştirmeye başlayınca çıkaralım.
- Fırından çıkardığımızda sarsıntıya uğratmadan bir köşeye alıp dinlendirmemiz gerekli. Ellemeden soğumasını bekleyeceğiz. Kısa sürede soğuyup sertleşecektir zaten.
- Oooo! Pişti mi? Olmuş o olmuş :) Beklesin şimdi birazcık, koy istediğin bir yere.
- Bu arada biz de süsleme yapacağımız malzemeden bahsedelim. Benim kullandığım küçük tüplerde, üç- beş renk bir kutuda satılan hazır icing'di. Icing nedir? Icing, demin yumurta akına yaptığımız muameledir. Bir kaç damla da limon suyu ve renklendirici maddeyle bu hale gelir. Benim kullandığımın paketinde sadece nişasta olduğu yazıyordu ama normalde yumurta akıyla yapılıyor. Kullanılan pudra şekeri miktarına ve çırpma süresine göre kıvamı artıyor. Boyar maddeyi ise kesinlikle sulu kullanmıyoruz icing yaparken. Su değmeyecek hiçbir şekilde... Yaptıktan sonra açıkta kalırsa da çok çabuk kuruyan bir şey, aklında olsun. Lezzeti de güzel görünümü de güzel bir süsleme malzemesi kendileri. İlk kez kraliyet düğününde kullanılan türüne de royal icing denilmiş, ucu saraya dayanıyor yani, önemli şahsiyet kendileri :D
- Hadi bu kadar sohbet yeter, hep ben konuşuyorum zaten...
- Soğumuştur ev, yüksekçe bir yere koy da süslemesi kolay olsun :)
- Yağlı kağıt çıkmıyorsa boş ver, keseriz kenarlarından... Şimdi onu çıkaracağım diye evi parçalamayalım :D
- Hadi bakalım icing tüpleri, bisküviden evin ve hayal gücünle seni baş başa bırakıyorum.
- Artık benim gibi kar yağan yerde çiçek mi açtırırsın, kelebek mi gezdirirsin, rüzgar mı estirirsin bilmiyorum :D
- Evi kime yaptıysan ona göre hayal edersin herhalde ^-^
Umarım evini gören böyle kabak gibi gülümser, neşeyle :D
Kardeşimin bu evi - canavar gibi- yerken çekilmiş bir resmi var, onu buraya koyamıyorum ama sen hayal et!
o_O
Bugün bu macerayı her birinizle özel olarak yaşadık. Bisküviden de olsa bir yuva yaptık. Bisküviden de olsa kolay yapılmadığını anladık. Kolay olmadığını ama sonucu görünce sevdiklerimizle birlikte gülümsediğimizi fark ettik :) İyi ettik :D Aferin bize :D
Güller içinde yaşamak... Size güllerin güzelliğini anımsatan güzellikler neler?
( La vie en rose... What is 'la vie en rose' to you? That chocolate? That smile? :)
Efsaneden dinleyelim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Fikirlerinizi lütfen bizimle paylaşın :)
Please share your words ^-^